Günümüzde resmi nikah kıyılmadan önce imam nikahın kıyılması, kadının ve çocuk haklarının korunması açısından tavsiye edilen bir durum değildir.
Ancak resmi nikah kıyıldıktan hemen sonra dini nikahla evliliklerini Allah (c.c)’un huzurunda taçlandırmak isterler.
Halk arasında çoğunlukla imam nikahı olarak adlandırılan dini nikah, bazı şartların yerine getirilmesi ile çiftlerin Allah (c.c.)’un huzurunda kıyılan nikahtır.
Karşılıklı anlaşma ve sözleşme ile yapılan nikah, Peygamber Efendimiz (SAV)’in de müslüman kimseler için uygun görüp haramdan kaçınılması için yol gösterdiği sünnetlerden biridir.
“Kim evlenirse imanın yarısını tamamlamış olur; kalan diğer yarısı hakkında ise Allah’tan korksun!” (Heysemî, IV, 252) hadisine bakıldığında bile evliliğin gerek dünya gerek de ahirette ne kadar önemli olduğunu anlaşılıyor.
Bu düşünce ile beraber görücü usulü ya da diğer usullerle tanışmış kimselerin, birbirlerine uygun gördükleri adaylarla ailelerinin rızasını alarak evlenmek çok önemlidir.
Dini nikahın şartları nelerdir?
Evlenmek isteyen eş adaylarının ya da vekaletlerinin verdikleri kişilerin hazır olması,
Kendi hür iradeleri ile erkeğin ve kızın nikah akitini gerçekleştirmesi için ”Kabul ettim” demesi lazımdır,
Maliki mezhebine göre nikahın gizli kalmaması yani duyurulması gerekir,
Kız tarafının velisinin izni bulunmalıdır. (Hanefi mezhebi hariç diğer mezheplere göre)
Ergenlik çağına girmiş, akıllı 2 erkek ya da 1 erkek 2 kadın şahidin bulunması şarttır. (Erkek şahit kesin olacak)
Dini nikah nasıl kıyılır?
Bir kadını ailesinden istemeye gelen kişinin, söze Allah’a hamd ederek başlaması ve Peygamberimiz (s.a.s.)’e salât ve selâm etmesi müstahaptır. Daha sonra:
“Eşhedü ellâ ilâhe illallâhü vahdehû lâ şerîke leh. Ve eşhedü enne Muhammeden ‘abdühû ve rasûlüh Şahadet ederim ki Allah’tan başka ilâh yoktur, O’nun ortağı yoktur ve şahadet ederim ki, Hz. Muhammed (s.a.s.) O’nun kulu ve elçisidir.” sözleriyle açılış yapmalı ve “falanca kadını veya falanca kadının kızı falancayı, falancaya istemeye geldim” gibi ifadelerle geliş sebebini anlatmalıdır.
Dünür gitmede her yörenin kendine özgü örf ve âdetleri, konuşma şekilleri vardır. Genel ahlâk kurallarına ve İslâmî usullere aykırı olmamak üzere bu tür değişik uygulamalarda dinen bir sakınca yoktur.
Ancak her işte olduğu gibi, kız istemede de söze “Allah’a hamd ve Resûlüne salâvat” ile başlamak İslâmî bir gelenektir. Çünkü Peygamberimiz (s.a.s.), bu uygulamayı şöyle ifade etmiştir:
“Herhangi bir iş ki, Allah’a hamd ile başlamazsa, sonuçsuz kalmaya mahkûmdur.” (Ebû Davud, Edeb, 21; İbn Mâce, Nikâh, 19)
Nikah duası nedir?
“Elhamdü lillâhi rabbil-âlemîne vas-salâtü ves-selâmü ‘alâ Rasûlinâ Muhammedin ve ‘alâ âlihî ve ashâbihî ecme’în. Ve ne’ûzü billâhi min şurûri enfüsinâ ve min seyyiâti a’mâlinâ. Ve neşhedü ellâ ilâhe illallâhü ve neşhedü enne Muhammeden ‘abdühû ve Rasûlühü.”
“Allâhümmec’al hâzel-‘akde meymûnen mübârakâ. Vec’al beynehümâ ülfeten ve mahabbeten ve karârâ. Velâ tec’al beynehümâ nefraten ve fitneten ve firârâ. Allâhümme ellif beynehümâ kemâ ellefte beyne Âdeme ve Havvâe ve kemâ ellefte beyne Muhammedin sallallâhü ‘aleyhi ve selleme ve Hadîcete’l-Kübrâ radiyallâhü ‘anhâ ve beyne ‘Aliyyin radıyallâhü ‘anhü ve Fâtımete’z-Zehrâ radıyallâhü ‘anhâ.”
“Allâhümme a’tı lehümâ evlâden sâlihâ. Ve ‘umran tavîlâ. Ve rizkan vâsi’â.
Rabbenâ heb lenâ min ezvâcinâ ve zürriyyâtinâ kurrate a’yünin vec’alnâ lil-müttekîne imâmâ.
Rabbenâ âtinâ fi’d-dünyâ haseneten ve fil-âhırati hesaneh. Ve kınâ ‘azâben-nâr.
Sübhâne Rabbike Rabbil-‘ızzeti ‘ammâ yasıfûn. Ve selâmün ‘alel-mürselîn. Vel-hamdü lillâhi Rabbil-‘âlemîn.”
Nikah duasının anlamı nedir?
“Allah’a hamd olsun. Peygamberimiz Hz. Muhammed’e, âl ve ashabına salât ve selâm olsun. Nefsimizin şerlerinden ve kötü amellerimizden Allah’a sığınırız.”
“Bir tek Allah’tan başka ilâh olmadığına ve O’nun ortağının bulunmadığına şahadet ederiz. Hz. Muhammed’in O’nun kulu ve resûlü olduğuna da şahadet ederiz.” (bk. Ebû Davud, Nikâh, 33; İbn Mâce, Nikâh, 19; Tirmizî, Nikâh, 16)
“Allah’ım! Bu evlilik akdini mübarek eyle. Bu çiftler arasında ülfet/geçim, sevgi ve evliliklerinde sebat nasip eyle, aralarında nefret, geçimsizlik ve ayrılık var eyleme.”
“Allah’ım! Bu çiftlerin arasında Âdem (a.s.) ile Havva; Hz. Muhammed (s.a.s.) ile Hz. Hatice ve Hz. Ali (r.a.) ile Hz. Fatıma (r.a.) arasındaki var olan ülfet, geçim ve kaynaşma var eyle.”
Allah’ım! Bu çifte salih çocuklar, uzun ömürler ve bol rızık ihsan eyle. (bk. Zeynelabidin el-Amidi, el-Fetava’l-Amidi, 2/202)
Ey Rabbimiz! Eşlerimizi ve çocuklarımızı bize göz aydınlığı kıl ve bizi Allah’a karşı gelmekten sakınanlara önder eyle. (Furkan, 25/74)
Rabbimiz! Bize dünyada da iyilik, güzellik ve nimet ver, ahirette de iyilik, güzellik ve nimet ver ve bizi ateş azabından koru.” (Bakara, 2/201)
Senin Rabbin; kudret ve şeref sahibi olan Rabb, onların nitelendirdiği şeylerden uzaktır, yücedir. Peygamberlere selâm olsun. Hamd, âlemlerin Rabbi olan Allah’a mahsustur.” (Sâffât, 37/180-182)